15 Mart 2025’te ABD Başkanı Donald Trump, Yemen’deki Husilere karşı askeri operasyon emri verdiğini açıkladı. Sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı duyuruda Trump, Husilere sert uyarılarda bulunarak, “Zamanınız doldu, saldırılarınız durmalı. Eğer durmazsa daha önce hiç görmediğiniz bir cehennem üzerine yağacak” dedi. Bu açıklamanın ardından ABD ordusu, Yemen’in başkenti Sanaa ve Sada kentindeki Husi hedeflerine yönelik hava ve deniz saldırıları başlattı. Saldırılarda ölenlerin sayısı 31’e yükselirken, en az 23 kişi yaralandı. Yemen’deki gelişmeler, bölgedeki tansiyonu daha da artırırken, uluslararası kamuoyunda da geniş yankı buldu.
Saldırıların Bilançosu ve Hedefler
Husilerin kontrolündeki haber ajansı SABA’ya göre, ABD’nin Sada kentinin kuzeyindeki Kahza bölgesinde bir eve düzenlediği hava saldırısında 4’ü çocuk, 1’i kadın olmak üzere 5 kişi hayatını kaybetti, 10’dan fazla kişi yaralandı. Ayrıca, Sakayn ilçesinde sivilleri hedef alan bir başka saldırıda 1 kişi öldü, 1 kişi yaralandı. ABD ve İngiltere’nin dünden bu yana Yemen’e düzenlediği saldırılarda toplamda 31 kişi yaşamını yitirirken, 23 kişi de yaralandı. Saldırıların ardından Sanaa’da gökyüzünde yoğun dumanlar yükseldiği bildirildi. ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM), operasyona ait görüntüleri X platformunda paylaşarak, Husi hedeflerine yönelik füze, radar ve insansız hava araçlarının vurulduğunu doğruladı.
Trump’tan İran’a Sert Uyarı
Trump, operasyonun yalnızca Husilere yönelik olmadığını, aynı zamanda İran’a da bir mesaj içerdiğini vurguladı. İran’ı Husilere destek sağlamakla suçlayan Trump, “Husi teröristlere verilen destek derhal sona erdirilmelidir. ABD halkını ve başkanını tehdit etmeyin, bunu yaparsanız dikkatli olun çünkü Amerika sizi tamamen sorumlu tutacaktır ve bu konuda hiç de nazik olmayacağız” ifadeleriyle Tahran’a seslendi. Bu açıklama, ABD-İran ilişkilerindeki gerilimi daha da tırmandırabilecek bir adım olarak değerlendiriliyor.
İran’dan Trump’a Yanıt: “İsrail’e Desteği Kesin”
İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, Trump’ın tehditlerine X platformunda yanıt verdi. Erakçi, “ABD hükümetinin İran dış politikasını dikte etme yetkisi veya görevi yoktur. O dönem 1979’da sona erdi” diyerek, ABD’nin İsrail’e verdiği desteği eleştirdi. Erakçi, Biden yönetiminin geçen yıl İsrail’e 23 milyar dolarlık yardım sağladığını ve bu destekle 60 binden fazla Filistinlinin öldürüldüğünü belirtti. “İsrail soykırımına ve terörizmine desteği sonlandırın. Yemenli insanların öldürülmesini durdurun” çağrısında bulunan Erakçi, İran’ın pozisyonunu net bir şekilde ortaya koydu.
Husilerden Misilleme Tehdidi
Husiler, ABD ve İngiltere’nin saldırıları karşısında sessiz kalmayacaklarını açıkladı. Husilere bağlı El-Mesire televizyonu, Sada kentinin kuzeyine düzenlenen hava saldırılarını duyurdu ancak kayıplara dair detaylı bilgi paylaşmadı. Husilerin askeri sözcüsü, daha önce yaptığı açıklamalarda, Gazze Şeridi’ndeki İsrail saldırılarına tepki olarak İsrail ve müttefiklerine ait gemileri hedef almaya devam edeceklerini belirtmişti. Husiler, son olarak Kızıldeniz’de ABD’ye ait USS Harry S. Truman uçak gemisine füze ve insansız hava araçlarıyla saldırı düzenlemişti. Saldırıların ardından Husiler, ABD ve İngiltere’ye ait tüm gemileri hedef alacaklarını duyurdu.
Operasyonun Süresi ve Bölgesel Etkileri
ABD medyasına göre, bu operasyon Husilere karşı günler, hatta haftalar sürebilecek bir dizi saldırının yalnızca başlangıcı. Operasyonun, Refah Muhafızı Operasyonu kapsamında Kızıldeniz’deki deniz ticaretini güvence altına almayı hedeflediği belirtiliyor. Ancak, Husilerin 31 Ekim 2023’ten bu yana İsrail bağlantılı gemilere düzenlediği 100’e yakın saldırı, bölgedeki ticari faaliyetleri ciddi şekilde sekteye uğrattı. Çok sayıda gemicilik şirketi Kızıldeniz’deki seferlerini durdururken, uzmanlar bu operasyonun Yemen’de yeni bir sıcak çatışma dalgasını tetikleyebileceği uyarısında bulunuyor. Ayrıca, Sada kentinin Suudi Arabistan sınırına yakınlığı, çatışmaların bölgesel bir yayılma riski taşıdığını gösteriyor.
Hamas’tan Husilere Destek
Husilere yönelik saldırılar, Filistinli gruplardan da tepki çekti. Hamas, ABD ve İngiltere’nin Yemen’e düzenlediği saldırıları kınayarak, “Bu, uluslararası hukukun açık bir ihlalidir ve Yemen’in egemenliğine bir saldırıdır” açıklamasını yaptı. Hamas, Yemen halkıyla dayanışma içinde olduğunu vurguladı ve Yemen’in Filistin davasına verdiği desteği takdir etti. Bu açıklama, bölgedeki direniş ekseninin dayanışma mesajlarını güçlendirirken, ABD’nin Ortadoğu politikalarına yönelik eleştirileri de artırıyor.
Ne Yapılmalı?
Bu gelişmeler, Ortadoğu’daki karmaşık dinamikleri bir kez daha gözler önüne seriyor. Bölgedeki gerilimlerin artması, hem insani hem de ekonomik açıdan ciddi sonuçlar doğurabilir. Uluslararası toplumun, Yemen’deki sivillerin korunması ve çatışmaların yayılmasının önlenmesi için acilen diplomatik adımlar atması gerekiyor. Aynı zamanda, tarafların resmi açıklamalarını ve güvenilir kaynakları takip ederek, dezenformasyon riskine karşı dikkatli olunmalı. Yemen’deki durum, küresel ticaret ve bölgesel istikrar açısından yakından izlenmesi gereken bir kriz olarak öne çıkıyor.
