İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla başlayan süreç, CHP’nin boykot çağrılarıyla yeni bir boyut kazandı. Bu çağrılar arasında Ülker markasının adı da anıldı ve iş dünyasında gerginlik yarattı. Ülker’in sahibi Murat Ülker, sessizliğini bozarak konuyla ilgili çarpıcı bir açıklama yaptı. İşte bu boykot gerginliğinin detayları ve Ülker’in tepkisi.
Boykot Süreci Nasıl Başladı?
Ekrem İmamoğlu’nun yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanması, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in öncülüğünde boykot kararlarını tetikledi. Özel, Saraçhane’deki mitinglerde iktidara yakın görülen marka ve şirketleri hedef aldı. İlk açıklamalarda Ülker’in adı listede yer almazken, CHP’li yöneticilerin sosyal medya paylaşımlarında Ülker’in ismi geçti. Ancak boykotyap.com sitesinde yayınlanan son listede Ülker çıkarıldı. Bu kararsızlık, hem parti içinde hem de kamuoyunda tartışma yarattı. Özel, gençlerin “Ülker” diye bağırması üzerine “Bu da gençlerin talebi” diyerek konuyu geçiştirmişti.
Murat Ülker’den Sert Yanıt
Murat Ülker, boykot listesinde adlarının yer almasına tepki gösterdi. Ekonomim yazarı Vahap Munyar’la mesajlaşan Ülker, ilk listeyi görünce kızgın surat emojisiyle “Bir dönem Zekeriya Öz de aynı mantıktaydı” yazdı. FETÖ’cü savcıya atıfta bulunarak CHP’nin tutumunu eleştirdi. Daha sonra listeden çıkarıldıklarını Munyar’a linkle bildiren Ülker, “Geçmişte laikler Ülker’e vuruyordu. Sonra 1 Nisan vakası oldu, muhafazakârlar vurdu. Şimdi yine laikler vuruyor. Halbuki marka hep aynı yerde duruyor” dedi. Bu açıklama, Ülker’in tarafsız kalmaya çalıştığını ve boykotların haksız olduğunu savunduğunu gösteriyor.
1 Nisan Vakası Nedir?
Ülker’in geçmişte yaşadığı “1 Nisan vakası”, 2017’de yayınlanan bir reklamla başladı. “1 Nisan geliyor, hesaplaşma zamanı yaklaşıyor” sloganı ve “Zordur kardeş hayatı, şimdi hesaplaşma zamanı” sözleri, darbe çağrısı olarak yorumlandı. 1 Nisan şakasına gönderme yapan bu reklam, büyük tepki çekti ve Ülker cezalandırıldı. O dönem muhafazakâr kesimden gelen eleştiriler, şimdi ise CHP’nin boykot çağrısıyla laik kesimden gelen baskılar, Ülker’i bir kez daha tartışmaların ortasına yerleştirdi.