Türkiye’de ekonomik kriz, temel ihtiyaçların karşılanmasını her geçen gün zorlaştırıyor. Büro Emekçileri Sendikası Araştırma Merkezi (BES-AR)’nin Nisan 2025 verileri, kamu çalışanlarının ve dar gelirli kesimlerin yaşadığı geçim sıkıntısını çarpıcı bir şekilde ortaya koydu. Dört kişilik bir memur ailesinin sağlıklı beslenme maliyeti aylık 34 bin 200 TL’ye ulaşırken, yoksulluk sınırı ise 83 bin 434 TL’ye dayandı.
Raporda, asgari ücret ile açlık sınırı arasındaki uçurum da gözler önüne serildi. Gıda, barınma ve diğer zorunlu harcamaların artması, milyonlarca vatandaşı temel ihtiyaçlardan mahrum bırakıyor. BES-AR’ın verileri, ekonomik politikaların dar gelirli kesimleri nasıl etkilediğini ve geçim mücadelesinin boyutlarını açıkça ortaya koyuyor.
Açlık Sınırı 34 Bin TL: Sağlıklı Beslenme Hayal mi?
BES-AR’ın raporuna göre, dört kişilik bir memur ailesinin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için gereken aylık harcama 34 bin 200 TL olarak hesaplandı. Bu, günlük 1.140 TL’lik bir gıda masrafına denk geliyor. Raporda, meyve-sebze, süt ürünleri ve et-tavuk gibi temel gıda maddelerinin fiyatlarının yüksekliği vurgulandı. Örneğin, bir ailenin sadece meyve-sebze için günlük 207 TL harcaması gerekiyor.
Asgari ücret ise bu tablonun çok gerisinde. Aylık 22 bin 104 TL olan asgari ücret, açlık sınırının yalnızca %54,72’sini karşılıyor. Bu durum, asgari ücretle geçinen milyonlarca kişinin sağlıklı beslenme gibi temel bir haktan mahrum kaldığını gösteriyor. Raporda, birçok ailenin gıda harcamalarında tasarruf yapmak zorunda kaldığı belirtiliyor.
Yoksulluk Sınırı 83 Bin TL: Barınma Krizi Derinleşiyor
Raporda, yoksulluk sınırı da alarm verici bir seviyeye ulaştı. Gıda, barınma, ulaşım, eğitim ve sağlık gibi zorunlu harcamalar dikkate alındığında, dört kişilik bir ailenin geçimi için gereken tutar 83 bin 434 TL olarak hesaplandı. Bekâr bir çalışanın yaşam maliyeti ise 48 bin 419 TL’ye yükseldi. Bu rakamlar, kamu çalışanlarının ve dar gelirli kesimlerin maaşlarının temel ihtiyaçları karşılamakta yetersiz kaldığını ortaya koyuyor.
Özellikle büyükşehirlerdeki barınma krizi, raporun en çarpıcı noktalarından biri. Kamu emekçilerinin maaşlarının %75-80’ini kira ödemelerine ayırmak zorunda kaldığı belirtiliyor. Raporda, birçok çalışanın 3-5 kişilik ev paylaşımlarıyla yaşamaya mecbur bırakıldığına dikkat çekiliyor. Kira fiyatlarının kontrol edilememesi, çalışanları adeta bir çıkmaza sürüklüyor.
BES’ten Sert Eleştiri: “Turpun Büyüğü Filelerimizde”
BES Genel Başkanı Özer Avanaş, raporun sonuçlarına ilişkin sert bir açıklama yaptı. Hükümetin ekonomik politikalarını eleştiren Avanaş, “Turpun büyüğü, eriyen gelirlerimizde, dolduramadığımız pazar filelerimizde” diyerek dar gelirli kesimlerin yaşadığı çaresizliği vurguladı. Avanaş, emeklilerin torunlarına harçlık veremediğini, asgari ücretlilerin çocuklarının beslenme çantalarını dolduramadığını ifade etti.
Avanaş’a göre, mevcut düzen emeğiyle geçinenleri ezmekte ve yaşamlarını dayanılmaz hale getirmekte. Kamu çalışanlarının ve emeklilerin geçim mücadelesi, her geçen gün daha da ağırlaşıyor. Avanaş, hükümetin maaşlara zam ve ekonomik destek politikalarıyla bu tabloyu düzeltmesi gerektiğini savundu.