Bolu Kartalkaya’da bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocak 2025’te yaşanan ve 78 kişinin hayatını kaybettiği yangın faciası, Türkiye’yi derinden sarsarken, bilirkişi raporu ihmaller zincirini gözler önüne serdi. Raporda, personelin otoparktaki araçları kurtarmak için ana kapıyı bilinçsizce açmasının yangının büyümesinde kritik bir rol oynadığı belirtildi. Otopark kapısının zorla açılması, yangın alanına sürekli oksijen sağlayarak sönme olasılığını ortadan kaldırdı ve karbonmonoksit gibi zehirli gazların üst katlara yayılmasına neden oldu. Bu trajedi, hem otel yönetiminin hem de personelin ihmallerinin birleşimiyle felakete dönüştü.
Yangının Başlangıcı ve Yayılması
Bilirkişi raporuna göre, yangın otelin 4. katındaki restoranda, grill plate cihazının açık unutulması ve termostatının arızalı olması nedeniyle saat 03.17’de başladı. Yangın kısa sürede kontrolden çıkarken, personelin hatalı müdahaleleri durumu daha da kötüleştirdi. Raporda, resepsiyon görevlisinin lobi katındaki dumanı tahliye etmek için ana giriş kapısını koltukla açık tutması ve otopark kapısının 03.29’da zorla açılması vurgulanıyor. Bu açık kapılar, yangına taze oksijen sağlayarak alevlerin hızla yayılmasını tetikledi. Ayrıca, bina içindeki merdiven boşluklarının baca etkisiyle zehirli gazları üst katlara taşıdığı tespit edildi.
İhmaller ve Eksiklikler
Raporda, otelin yangın güvenliği altyapısındaki ciddi eksiklikler tek tek sıralanıyor. Sprinkler sistemi, yangın kapıları, duman sensörleri ve otomatik söndürme tesisatı gibi temel ekipmanların bulunmaması, faciayı kaçınılmaz kıldı. Özellikle mutfakta LPG kullanımının yarattığı riskler ve bu alanda otomatik söndürme sisteminin olmaması, yangının yıkıcı etkisini artırdı. Personele yangın eğitimi verilmemesi, acil durum planlarının yetersizliği ve gece vardiyasında yetkin ekip bulunmaması da raporda öne çıkan ihmaller arasında. Bu eksiklikler, otel yönetiminin asli kusurlu bulunmasına yol açtı.
Personelin Araç Kurtarma Çabası
Yangının fark edilmesinden sonraki “altın 10 dakika” içinde, personelin misafirleri uyarmak yerine otoparktaki araçları kurtarmaya odaklanması raporda çarpıcı bir detay olarak yer alıyor. Kamera görüntüleri, personelin 03.33’te araçları çıkarmak için otopark kapısını zorla açtığını gösteriyor. Mağdur avukatlarından Seda Yıldız, bu hareketin otel yönetiminin talimatıyla gerçekleşmiş olabileceğini öne sürüyor. “Patronların araçları önceliklendirildi” iddiası, personelin kendi inisiyatifinden ziyade bir emir zinciriyle hareket ettiği şüphesini güçlendiriyor. Bu süreçte, misafirlerin tahliyesi için hiçbir çaba sarf edilmemesi faciayı derinleştirdi.
Mağdur Ailelerin Çığlığı
Yangında yakınlarını kaybeden aileler, ihmallerin ve duyarsızlığın acısını yaşıyor. Ömür Kotan’ın annesi Zeynep Kotan, oğlunun kaybıyla yaşadığı çaresizliği “Herkes kaderine terk edilmişti” sözleriyle anlatıyor. Hilmi Altın, eşi ve kızını kurtaramamanın acısıyla “Basit önlemler alınsaydı 78 kişi ölmezdi” diyor. Rıfat Doğan ise otel yönetiminin kayıtsızlığını eleştirerek, “10 dakikada otel boşaltılabilirdi” diyerek ihmallerin boyutunu vurguluyor. Aileler, “Başka Canımız Yok” platformuyla adalet arayışını sürdürürken, 13 Nisan’da otel önünde bir anma töreni düzenleyeceklerini duyurdu.
