MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla yeniden alevlenen “düşman ceza hukuku” ve “masumiyet karinesi” tartışmalarına sosyal medyadan yaptığı açıklamayla katkı sundu.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla alevlenen “düşman ceza hukuku” ve “masumiyet karinesi” tartışmalarına X hesabından yaptığı paylaşımla katıldı. Tutuklama kararlarının masumiyet karinesiyle ilişkisinin akademik bir mesele olduğunu belirten Yıldız, “Ölçülülük ilkesi çiğnenmiyorsa ve kesin bir zorunluluk yoksa, tutuklama yerine alternatif çözümler aranmalı” dedi.
Yıldız, ceza muhakemesinin temel amacını, “Suçun işlenip işlenmediği, failin kim olduğu ve eylemle bağlantısının net bir şekilde ortaya konarak maddi gerçeğe ulaşılması” olarak tanımladı. Sürecin uzun ve titiz bir yol gerektirdiğini vurguladı.
“Masumiyet Karinesi ve Şüphe Sanık Lehine Yorumlanır”
Son dönemde sıkça tartışılan “masumiyet karinesi” ve “düşman ceza hukuku” kavramlarına değinen Yıldız, Anayasa’nın “Suçluluğu kesinleşmeden kimse suçlu sayılamaz” hükmünü hatırlattı. Ceza muhakemesinde asıl olanın “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi olduğunu ifade etti.
“Tutuklama Ölçülü Olmalı”
Tutuklamanın masumiyet karinesiyle uyumunu sorgulayan Yıldız, “Koruma tedbirleri genellikle kamu yararı için özgürlüğü kısıtlar. Ancak ölçülülük ihlal edilmiyorsa ve başka bir yol varsa, tutuklama son çare olmalı” diye yazdı.
Bazı kesimlerin “Türkiye’de düşman ceza hukuku uygulanıyor” iddiasına sert çıkan Yıldız, “Bu iğrenç bir iftiradır. Türkiye’de böyle bir şey söz konusu değil” diyerek tepkisini ortaya koydu.
Tutukluların sağlık hakkına da vurgu yapan Yıldız, “Hayati tehlikesi olan bir tutuklunun tedavisi yasal zorunluluktur. İnfaz bekleyebilir, çünkü yaşam hakkı her şeyin üzerindedir” dedi ve mesajını “Hayırlı bayramlar” dileğiyle noktaladı.