Tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı Murat Ongun, Sözcü gazetesine verdiği röportajda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ongun, “Bu bilgiyi ilk kez Başkanımızın onayı ile kamuoyuyla paylaşıyorum” diyerek, ev kirasını nasıl ödediğine dair iddialara yanıt verdi ve cezaevindeki günlerinden suçlamalara kadar pek çok konuya değindi. Röportaj, hem İBB’ye yönelik soruşturmaların hem de Ongun’un kişisel durumunun kamuoyunda yarattığı tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.
Gizli tanıklar ve suçlamalar
Ongun, kendisine yöneltilen suçlamaları iki kategoride ele aldı: Açık suçlamalar ve gizli tanık ifadeleri. Açık suçlamaların hiçbir kanıta dayanmadığını savunan Ongun, “Göreve geldiğimizden beri İBB’de müfettişler kamp kurdu, her adımımız incelendi ama ne hata ne usulsüzlük bulundu” dedi. Gizli tanıklar için ise “Kim oldukları, sabıkaları, akli dengeleri belli değil” diyerek, bu ifadelerin kişisel husumet ve iftiralarla şekillendiğini öne sürdü. Ongun’a göre, bu iddialar evrensel hukuka aykırı ve gülünç bir seviyede.
Asıl hedef: Ekrem İmamoğlu
Röportajda Ongun, suçlamaların asıl amacının Ekrem İmamoğlu’nu hedef almak olduğunu vurguladı. “Suçumuz, bir sonraki seçimin Cumhurbaşkanı Adayı’nın çalışma arkadaşı olmak” diyerek, kendisinin ve diğer isimlerin bu kumpasta yalnızca birer araç olarak kullanıldığını ifade etti. Ongun, 86 milyonun bu durumun farkında olduğunu belirterek, sürecin siyasi bir operasyon olduğunu ima etti.
Ev kirası iddialarına yanıt
“Gelirinizin üzerinde kira ödediğiniz” iddialarına karşı Ongun, ilk kez kamuoyuyla bir bilgiyi paylaştı: “Başkanımız Ekrem İmamoğlu, 2019’dan beri bana maddi destek sağlıyor. Bu bilgiyi onun onayıyla açıklıyorum.” İBB lojmanında kalma hakkı olmasına rağmen İmamoğlu’nun “Memurlar kalsın” talebiyle başka bir eve geçtiğini anlatan Ongun, kendisinin ve eşinin birikimlerinin kiraya yettiğini, ancak İmamoğlu’nun desteğinin bu süreci kolaylaştırdığını belirtti. Bu açıklama, özel bir konunun iftiralar nedeniyle kamuoyuna açılmak zorunda kaldığını gösteriyor.
Cezaevi günleri ve son mesaj
Ongun, cezaevindeki günlerini “En güzel gün ne kadar güzel olabilir ki?” diyerek tarif etti. Tek başına kaldığını, ailesini özlediğini ve çocuklarının üzüntüsünün kendisini en çok etkilediğini söyledi. Ancak milletvekilleri ve avukatlarının desteğiyle yalnız hissetmediğini ekledi. Röportajın sonunda, “30 yıllık banka hesabım ve mal varlığım incelensin, tek şüpheli bir şey bulamazlar” diyerek şeffaflık çağrısında bulundu ve iş insanlarına iftira atmaları için baskı yapıldığı iddialarına dikkat çekti. Ongun, “Umarım bu hukuksuzluk başka kimsenin başına gelmez” temennisiyle sözlerini noktaladı.