Sosyal medyada dolaşıma giren “İş Bankası’na kayyum atanacak” iddiaları, bankadan gelen resmi bir açıklamayla yalanlandı. İş Bankası, X hesabından yayımladığı duyuruda, bu tür spekülasyonların itibar ve şöhrete zarar verdiğini, yatırımcıları etkilemeyi amaçladığını ve suç teşkil ettiğini vurguladı. Açıklamada, “Bankamız faaliyetlerini hukuka ve etik değerlere uygun şekilde sürdüren köklü bir kurumdur. Gerçek dışı beyanlara itibar edilmemelidir,” denildi.
İddiaların Kaynağı: “Turpun Büyüğü Heybede” Yorumları
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP ile ilgili “Turpun büyüğü heybede” ifadesi, siyaset kulislerinde geniş yankı uyandırırken, sosyal medyada İş Bankası’nın kayyumla ilişkilendirildiği spekülasyonlar ortaya çıktı. Bazı kullanıcılar, bankanın Atatürk hisseleri ve kurucu intifa senetleri üzerinden hukuka aykırı işlem yaptığı, Türk Dil Kurumu (TDK) ve Türk Tarih Kurumu’nu (TTK) zarara uğrattığı iddialarını gündeme getirdi. İş Bankası, bu söylentilere karşı net bir duruş sergileyerek kamuoyunu bilgilendirdi.
İş Bankası’nın Açıklaması: “Kurucu İntifa Senetleri Hukuka Uygun”
Banka, açıklamasında kurucu intifa senetlerinin hukuki niteliğine açıklık getirdi: “Esas Sözleşmemiz’in 22. maddesine göre, bu senetler pay senedi değil, intifa senedidir. Sermayede pay temsil etmez, oy hakkı sağlamaz, sadece mal varlıksal haklar sunar.” 1991’deki Olağanüstü Genel Kurul’da, hissedarların kararıyla temettü ödemelerinin “ödenmiş sermayenin 250 bin TL’lik bölümü” ile sınırlandırıldığı belirtilen açıklamada, bu değişikliğin tescil edildiği ve 30 yılı aşkın süredir otoritelerin denetiminde uygulandığı ifade edildi. Banka, “Sermaye artışına katılmayan intifa senedi sahiplerinin artırılmış sermayeden temettü almaması hakkaniyete uygundur,” diyerek iddiaları çürüttü.

“Atatürk’ün Vasiyeti Tam ve Zamanında Uygulanıyor”
İş Bankası, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vasiyetine yönelik yanıltıcı iddialara da yanıt verdi: “Atatürk hisselerine isabet eden temettü, Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’na tam ve zamanında ödenmektedir. Vasiyetin ihlali iddiasıyla açılan davalar kesin olarak reddedilmiştir.” Banka, bir grup kişinin kurucu intifa senetleri üzerinden spekülatif dava ve suç duyurularıyla kamuoyunu yanıltmaya çalıştığını, ancak devam eden yargı süreçlerinde tüm kararların İş Bankası lehine çıktığını vurguladı.
Hukuki Uyarı: “Yalan İddialara Karşı Yasal Girişimde Bulunacağız”
Açıklamanın son bölümünde İş Bankası, sosyal medyadaki gerçek dışı beyanlara karşı sert bir duruş sergiledi: “Bankamızın itibarına kasteden, sermaye piyasası ve bankacılık mevzuatına aykırı bu iddialara itibar edilmemesini rica ederiz. Yalan, yanlış veya yanıltıcı bilgi yayanlar hakkında yasal girişimlerde bulunulacaktır.” Bu uyarı, bankanın hem hissedarlarını hem de müşterilerini koruma kararlılığını ortaya koydu.