Konya’da deprem sonrası obruk çukur nasıl oluştu? Obruklar neden olur?

Karapınar ilçesinde 4,3 büyüklüğündeki depremin ardından, 37 metre çapında ve 12 metre derinliğinde bir obruk oluştu. Konya’da deprem sonrası obruk çukur nasıl oluştu? Konya Teknik Üniversitesi (KTÜN) Obruk Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, bu obruğun son dönemde yaşanılan depremlerle bağlantısını bulamadıklarını vurguladı. Arık, deprem ya da artçı sarsıntıların obruk oluşumunu etkilemediğini iddia etti ve obruğun çökmeye hazır olduğunu belirtti. Yapar ise Karapınar’da her zaman böyle obrukların oluştuğunu belirtti.

Konya’da deprem sonrası obruk çukur nasıl oluştu?

depremin ardından, 37 metre çapında ve 12 metre derinliğinde dev bir obruk oluştu. Bu obruk, Reşadiye Mahallesi Seyit Hacı Yaylası’ndaki tarlada yaklaşık 1400 metrekarelik alanda ortaya çıktı.

Konya Teknik Üniversitesi (KTÜN) Obruk Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, yeni oluşan obrukların son dönemdeki depremlerle ilişkisi bulunamadığını vurguladı. Arık, “Vatandaşların söylediğine göre dün yeni bir obruk daha oluşmuş. Ancak bugün olan deprem ya da 6 Şubat’ta olan büyük depremlerle bu oluşan obrukları ilişkilendiremedik. Hatta biz ölçüm yaparken deprem oldu. Ama zaten buradaki obruk önceden oluşmuştu. Büyük depremlerden de yaklaşık 20 gün sonra olmuş.” diye konuştu.

Deprem ya da artçı sarsıntıların obruk oluşumunu etkilemediğini iddia eden Arık, “Eğer obruk çökmeye hazırsa, deprem bu çökme etkenlerinden birisi olabilir. Yani hazır obruk sarsıntıyla çökebilir. Ancak biz bu bölgedeki depremlerle obrukları genel olarak kıyasladık ve çok belirgin bir ilişki kuramadık.” şeklinde açıkladı.

Hacı Seyit Yaylası’nda yaşayan Mehmet Yapar da Karapınar’da her zaman böyle obrukların oluştuğunu belirtti. Yapar, “Karapınar’da her zaman böyle obruklar oluşur. Şimdi de komşusunun tarlasında büyük bir obruk oluştu.” şeklinde konuştu.

Bu sonuçlar, obruk oluşumunun depremlerle ilişkisi bulunmamasına rağmen, deprem anında hazır obrukların sarsıntıyla çökebileceğini göstermektedir. Obruk araştırma ve uygulama merkezi tarafından yapılan araştırmalar, bu obrukların neden oluştuğunu ve nedenlerinin belirlenmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Obruk oluşumunun doğal veya insan kaynaklı nedenleri bulunması için daha detaylı araştırmalar yapılması gerekmektedir. Bunun yanı sıra, obrukların oluşma riskini belirlemek ve bu riski azaltmak için önlemler alınması da önemlidir.

Konya’daki obruklar neyin işaret?

Konya Havzası, Türkiye’deki yeraltı sularının üçte birine sahip olduğu bir bölgedir ve son yıllarda obrukların sayısı hızla artmaktadır. Doç Dr. Bülent Özmen, Eskişehir, Denizli, Mersin, Çankırı ve Kastamonu gibi yerleşim yerlerinde de obrukların oluşabileceğini vurguluyor. Konya’da 600’e yakın tespit edilen obruk bulunuyor ve bu sayı her yıl 20-30’a kadar çıkmaktadır. Yeraltı su seviyesinin düşmesi, aşırı su kullanımı ve kuraklığın artması obruk oluşumunu hızlandıran faktörlerdir.

Bu artış, bir afet olarak kabul edilmesi ve afet yönetimi bilinçli ışığı altında ele alınması gerektiğini gösterir. Eran Hakim ve Evren Topaloğlu tarafından yapılan araştırmalar, bu konuda çözüm bulunmasına yardımcı olabilir.

Obruklar, yeraltı su seviyesinin düşmesi, aşırı su kullanımı ve kuraklığın artması gibi faktörlerden dolayı oluşmaktadır.

Doç Dr. Bülent Özmen, Türkiye’nin diğer yerleşim yerlerinde de obrukların oluşabileceğini belirtmiştir. Örneğin Eskişehir, Denizli, Mersin, Çankırı ve Kastamonu gibi şehirlerde de obruklar oluşabilir. Konya’da tespit edilen obruk sayısı 600’e yakındır ve her yıl 20-30’a kadar artmaktadır.

Obrukların artışı, bir afet olarak kabul edilmesi ve afet yönetimi bilinçli ışığı altında ele alınması gerektiğini göstermektedir. Bu konuda Eran Hakim ve Evren Topaloğlu tarafından yapılan araştırmalar, çözüm bulunmasına yardımcı olabilir.

Bu araştırmalar, obruk oluşumunun nedenlerini ve etkilerini incelemekte ve çözüm yollarını ortaya koymaktadır. Araştırmacılar, obrukların oluşmasına sebep olan faktörleri belirleyerek, bu problemi çözmek için gerekli önlemlerin alınmasına yardımcı olabilir. Bu sayede, Konya ve diğer yerleşim yerlerindeki obruk sorunu çözüme kavuşabilir ve bu biçimli coğrafik yapıların oluşması engellenebilir.