Türkiye’de medya ve siyaset gündemi bir kez daha hareketlendi. Gazeteci Fatih Altaylı, YouTube yayınında MASAK (Mali Suçları Araştırma Kurulu) raporunda yer alan bir iddiayı açıklığa kavuşturarak, meslektaşı İsmail Saymaz’ın hesabına geçtiği söylenen 8 milyon TL’lik ödemenin kaynağını açıkladı. Altaylı, bu paranın Saymaz’ın Sözcü TV’den Halk TV’ye geçişi sırasında aldığı transfer ücreti olduğunu vurguladı ve iddiaların çarpıtıldığını savundu.
Son günlerde sosyal medyada ve bazı basın organlarında dolaşan rapor, Saymaz’ın adını şüpheli bir para hareketiyle ilişkilendirmişti. Ancak Altaylı’nın çıkışı, bu iddiaların karalama kampanyası amacı taşıdığını öne sürerek tartışmaları yeni bir boyuta taşıdı. İşte olayın detayları ve Altaylı’nın çarpıcı açıklamalarının arka planı.
MASAK Raporu ve 8 Milyon TL İddiası
MASAK raporu, CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’na ilişkin “para karşılığı oy kullandırıldığı” iddialarıyla başlayan soruşturma kapsamında gündeme geldi. Raporda, aralarında İsmail Saymaz’ın da bulunduğu bazı isimlerin banka hesaplarında olağan dışı nakit hareketleri tespit edildiği öne sürüldü. Saymaz’ın hesabına 8 milyon TL’lik bir ödemenin geçtiği iddiası, özellikle sosyal medyada hızla yayılarak yolsuzluk ve gizli fon suçlamalarına yol açtı.
Ancak Fatih Altaylı, 14 Nisan 2025 tarihli YouTube yayınında bu iddiaları net bir şekilde yalanladı. Altaylı, “MASAK raporunda geçen 8 milyon lira, İsmail Saymaz’ın Sözcü TV’den Halk TV’ye geçerken aldığı transfer parası” diyerek, ödemenin Halk TV’nin sahibi Cafer Mahiroğlu’nun hesabından geldiğini ve tamamen yasal olduğunu belirtti. Altaylı, bu bilginin raporda açıkça yer aldığını, ancak bazı kesimlerin bunu haksız bir kazanç gibi lanse ettiğini savundu.
Altaylı’dan Sert Eleştiri: “Alçakça Bir Çarpıtma”
Fatih Altaylı, açıklamasında iddiaları ortaya atanları sert bir dille eleştirdi. “Bunu alçakça, haksız bir para almış gibi anlatıyorlar” diyerek, Saymaz’a yönelik suçlamaların karalama kampanyası olduğunu ifade etti. Altaylı’ya göre, medya sektöründe transfer ücretleri yaygın bir uygulama ve bu tür ödemeler hem şirket bilançolarında hem de kişisel gelir beyanlarında şeffaf bir şekilde yer alıyor. Saymaz’ın durumunda da ödemenin belgeli ve yasal olduğunu vurgulayan Altaylı, “İnsan değilsiniz” diyerek çarpıtmaları yapanlara tepki gösterdi.
Olayın sosyal medyadaki yansımaları da dikkat çekti. X platformunda, bazı kullanıcılar Altaylı’nın açıklamasını desteklerken, diğerleri iddiaların hala şüpheli olduğunu savundu. Örneğin, bir kullanıcı, “Transfer parasıysa neden bu kadar gizli kapaklı?” diye sorarken, başka bir kullanıcı, “Altaylı doğru söylüyor, bu bir linç girişimi” yorumunu yaptı. Ancak Altaylı, bu tür tartışmaların basın özgürlüğünü tehdit ettiğini ve gazetecilerin hedef gösterildiğini belirtti.
İsmail Saymaz ve Soruşturma Bağlantısı
İsmail Saymaz’ın adı, sadece MASAK raporuyla değil, aynı zamanda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü başka bir soruşturmayla da anılıyor. Başsavcılık, Saymaz’ı Gezi Parkı olaylarına katılım, Osman Kavala ile bağlantılar ve “eylemleri basın yoluyla yaygınlaştırma amacı taşıyan bir televizyon kanalı kurma planları” iddialarıyla suçladı. Bu kapsamda, 8 milyon TL’lik ödemenin de şüpheli bir fon olarak değerlendirildiği öne sürüldü. Ancak Altaylı, bu suçlamaların somut delilden yoksun olduğunu ve paranın Halk TV’ye transfer karşılığı ödendiğini tekrarlayarak Saymaz’ı savundu.
Saymaz’ın avukatları da suçlamaların siyasi saiklerle yöneltildiğini ve transfer ödemesinin tamamen şeffaf olduğunu belirtti. Medya sektöründe yüksek bedelli transferlerin yaygınlığına dikkat çeken uzmanlar, bu tür ödemelerin vergi beyanlarında açıkça göründüğünü ve herhangi bir usulsüzlük taşımadığını ifade ediyor.