Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından İstanbul’a gelmek üzere Ankara’dan yola çıktığı haberi, Türkiye siyasetinde büyük yankı uyandırdı. İmamoğlu’nun “yolsuzluk” ve “terör” suçlamalarıyla gözaltına alınması, zaten gergin olan siyasi atmosferi daha da hareketlendirdi. İşte Kılıçdaroğlu’nun bu kararının detayları ve gelişmelerin arka planı!
Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’a Gidişi
Kemal Kılıçdaroğlu, sabah İmamoğlu’nun gözaltına alındığı haberini alır almaz harekete geçti. EEski CHP lideri tüm programlarını iptal ederek İstanbul’a doğru yola çıktı. Kılıçdaroğlu’nun bu hamlesi, İmamoğlu’na destek ve dayanışma göstermek amacıyla gerçekleşiyor. Operasyonun duyulmasının ardından sosyal medyada yaptığı paylaşımda, “Milli iradeye, hukuka ve demokrasiye yönelik bu müdahale kabul edilemez. Cumhuriyet Halk Partisi’nden intikam almaya çalışanlar, milletin gözünden ve gönlünden düşmüştür. Hak, hukuk, adalet arayışımız devam edecek” diyerek tepkisini dile getirdi ve İmamoğlu’na desteğini açıkça ifade etti.
Gözaltı Süreci ve Soruşturmanın Arka Planı
İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan iki ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alındı. Soruşturmalar, “yolsuzluk” ve “terör” suçlamalarına dayanıyor. Medya A.Ş.’deki ihalelerde usulsüzlük, CHP’deki para sayma görüntüleri ve “Kent Uzlaşısı”nın PKK ile bağlantılı olduğu iddiaları, operasyonun temel gerekçeleri olarak öne çıkıyor. İmamoğlu ile birlikte 106 kişi hakkında gözaltı kararı verilirken, sabah saatlerinde başlayan operasyonda 98 kişi gözaltına alındı. İmamoğlu’nun Rumelihisarı’ndaki konutunda yapılan aramalar, 3 bin polisin katılımıyla gerçekleşti. Bu süreç, İmamoğlu’nun diplomasının 18 Mart’ta iptal edilmesiyle başlayan baskının bir devamı olarak görülüyor.
Kılıçdaroğlu’nun Mesajı ve Olası Planlar
Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’a gelmesi, CHP’nin bu krize karşı güçlü bir dayanışma sergileme çabasını yansıtıyor. Parti kaynakları, eski liderin İmamoğlu’nun ailesini ziyaret edebileceğini ve Vatan Emniyet Müdürlüğü önünde bir açıklama yapabileceğini belirtiyor. Bazı yorumcular, Kılıçdaroğlu’nun 2017’deki Adalet Yürüyüşü benzeri bir eylemi yeniden başlatabileceği ihtimalini gündeme getirdi. CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik’in “Tüm CHP’liler Vatan Emniyet’e ve Saraçhane’ye gidiyor” çağrısı, bu olasılığı destekler nitelikte. Kılıçdaroğlu’nun gelişi, hem İmamoğlu’na moral desteği hem de parti tabanını harekete geçirme amacı taşıyor gibi görünüyor.
Sonuçta, Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu’na destek için İstanbul’a gelmesi, CHP’nin bu gözaltı operasyonuna karşı sessiz kalmayacağının bir işareti. “Hukuka ve demokrasiye müdahale” olarak nitelenen bu süreçte, eski liderin varlığı parti içinde birlik mesajı verirken, kamuoyunda da yankı bulacak bir tepkiyi tetikleyebilir. İstanbul’daki gelişmeler, Türkiye’nin siyasi geleceğini şekillendirecek önemli bir dönemece işaret ediyor.