İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)’ni sarsan yolsuzluk soruşturması, her geçen gün yeni bir boyut kazanıyor. Ekrem İmamoğlu’nun kasası olarak anılan iş insanı Adem Soytekin’in, Keleşoğlu Holding’e ait Eston Yapı’dan 60 milyon TL değerinde üç daireyi tehdit ve baskıyla ele geçirdiği iddiası, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın tespit ettiği telefon konuşmaları, İmamoğlu’nun bizzat bu sürece dahil olduğunu öne sürüyor.
Sabah gazetesinin haberine göre soruşturma, Soytekin’in Deniz İstanbul projesinde usulsüzlük yaptığı ve İmamoğlu’nun kreş parası bahanesiyle firmayı tehdit ettiği iddialarını mercek altına alıyor. Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporları, bu skandalın finansal izlerini ortaya koyarken, dairelerin akıbeti belirsizliğini koruyor. İşte olayın çarpıcı detayları.
İlk Baskı Girişimleri ve Soytekin’in Talepleri
Soruşturma dosyasına göre, Adem Soytekin, Eston Yapı’nın Deniz İstanbul projesine gözünü 2015 ve 2017 yıllarında dikti. Keleşoğlu Holding’e bağlı firmanın müteahhitleriyle görüşen Soytekin, demir ve kalıp işlerini piyasanın %35 üzerinde bir fiyatla almak istedi. Firma bu talebi reddedince, Soytekin’in baskıları o dönemde sonuçsuz kaldı. Ancak Ekrem İmamoğlu’nun İBB Başkanı seçilmesiyle, Soytekin’in hareket alanı genişledi.
2020 yılında Soytekin, firmayı tekrar hedef aldı. Bu kez kreş yapımı için para talep ettiğini öne sürerek Eston Yapı’ya baskı yaptı. Firma, bu talebi de geri çevirdi. Kararlılığını sürdüren Soytekin, doğrudan firma sahibinin ofisine giderek üç adet 3+1 daire ya da bunların maddi karşılığını istedi. Bu ısrar, olayın daha ciddi bir boyuta taşınmasına zemin hazırladı.
İmamoğlu’nun Tehdit Telefonu
Savcılık dosyasına giren en çarpıcı detay, Soytekin’in Eston Yapı’nın ofisinde Ekrem İmamoğlu’yu telefonla arayarak görüşmeyi hoparlöre vermesi oldu. Soytekin, İmamoğlu’na “Başkanım, kreş yapmayacaklarmış, anlaşamıyoruz” diyerek durumu aktardı. Bunun üzerine İmamoğlu’nun, “Kreş yapmıyorlarsa ben de onlara o projeyi yaptırmayacağım” diyerek firmayı tehdit ettiği iddia ediliyor. Bu konuşma, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından doğrulandı ve soruşturma dosyasında iletişim kaydı olarak yer aldı.
Tehdit karşısında çaresiz kalan Eston Yapı, talebi kabul etmek zorunda kaldı. Soytekin, görüşmenin sonunda “Başkanım, ben kendileriyle bir şekilde anlaşacağım” diyerek telefonu kapattı. Bu olay, İmamoğlu’nun irtikap suçuna doğrudan dahil olduğu iddialarını güçlendirdi.
Dairelerin Gasbı ve MASAK Raporu
Tehditlerin ardından, 2020 Şubat ayında, Deniz İstanbul Projesi’ne bağlı Mercan Konakları’ndaki E4, F3 ve F2 bloklarından üç adet 3+1 daire, bedelsiz olarak Sulkar İnşaat’a devredildi. 16 milyon TL ile 22 milyon TL arasında değişen bu daireler, daha sonra düşük fiyatlarla satışa çıkarıldı. Eston Yapı, projenin değer kaybını önlemek için daireleri kendi parasıyla geri satın almak zorunda kaldı. Bu işlem, firmanın 60 milyon TL’lik bir zararına yol açtı.
MASAK’ın hazırladığı raporda, dairelerin devri ve satışından elde edilen paranın izi sürülemedi. Rapor, irtikap eylemini belgeleyerek Soytekin’in bu süreçte kilit bir rol oynadığını ortaya koydu. Savcılık, dairelerin usulsüz bir şekilde gasp edildiğini ve bu işin İmamoğlu’nun talimatıyla gerçekleştiğini iddia ediyor.