Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu, Konya’da yurttaşlarla bir araya geldi. Mitinge CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ve CHP Milletvekili Özgür Karabat da katıldı.
Mitingi öncesi; “Onlar taş atsın, biz gülle cevap vereceğiz; herkes kendine yakışanı yapar” ifadeleriyle provokasyona karşı barış ve kardeşlik mesajı verildi.
EKREM İMAMOĞLU’NUN KONYA MİTİNGİNDE PROVOKASYON GİRİŞİMİ
Ekrem İmamoğlu’nun Konya mitingi öncesinde AKP Konya İl Başkanı Hasan Angı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Hasan Angı’nın “İstenmeyen olaylar yaşanırsa üzülürüz” ifadelerini kullanarak tehditvari açıklamalar yapmasının ardından alana AKP’li grupların provokasyon için giriş yaptığı iddiaları endişeleri artırdı. Miting sırasında alanda bulunan kişiler tarafından mitinge katılan yurttaşlar tahrik edilmeye çalışıldı.
PROVOKASYON GİRİŞİMLERİ DURMADI, İMAMOĞLU POLİSE ÇAĞRIDA BULUNDU
Konya’da provokasyon girişimleri devam etti. Ekrem İmamoğlu, yurttaşları tahrik ederek karışıklık çıkarmaya çalışan kişiye karşı; “Memur bey, o arkadaşı lütfen götürün orada muhafaza etmeyin. Ayıptır!” ifadeleriyle çağrıda bulundu.
EKREM İMAMOĞLU’NDAN SABIR VE HOŞGÖRÜ ÇAĞRISI
Alanda karışıklık çıkartılmasına yönelik girişimler Ekrem İmamoğlu’nun ve CHP’lilerin çağrılarıyla engellendi. Ekrem İmamoğlu ilk provokasyon girişimlerini ‘Sokaktaki kandırılmış, aldatılmış, bir avuç azgın gruba aldanmayın. Onlarla sakın kavgaya girmeyin. Hiç umursamayın! Sabırlı olacağız, hoşgörülü olacağız’ sözleriyle engelledi.
Ekrem İmamoğlu, Erzurum Mitinginde gerçekleştirilen saldırıyı; “Bu ortamı, bu meydanı taşlarken süreci seyreden emniyet güçlerine emri veren Emniyet Müdürü’dür, başka kimse olamaz. O gün orada yaşananlara karşı öfkeli konuşan bir belediye başkanı vardı. Ne Belediye başkanı, ne Vali, ne de Emniyet Müdürü, Erzurumluya yakışmayan davranışlarda bulunmuştur” sözleriyle anlattı.
İmamoğlu, Erzurum Valisi’nin güvenlik teminatı verdiğini belirtirken; “Havalimanından yola çıktık, giderken ne yazık ki emniyet tedbiri görmedik. Otobüsümüzde vatandaşlara seslenirken 150-200 kişi taş atmaya başladı. Sükunete davet ederek, emniyeti ve valiyi göreve davet ederek oradan ayrılmak zorunda kaldık” dedi.
Ekrem İmamoğlu; “Kışkırtıcılar, önce sandıkta milletten alacakları o dersi alacaklar. Daha sonra bağımsız mahkemelerde yargılanacaklar. Bu işin sonunu bırakmayacağız” mesajı verdi.
Ekrem İmamoğlu’nun açıklamasının satır başları şöyle oldu:
“86 MİLYONUN BİRLEŞMESİ OLACAK”
Hz. Mevlana’nın şehrindeyiz. Sevginin, hoşgörünün ve kardeşliğin şehrindeyiz. Bu toprakların vicdanı, bu toprakların erdemi, bu toprakların ahlakı, belki de doğum yeridir Konya.
Öyle bir birleşeceğiz ki 86 milyonun birleşmesi olacak. Bir kişi bile dışarıda, açıkta, soğukta kalmayacak. Herkesi kucaklamaya geliyoruz.
Sizlere Erzurum’dan selam getirdim. 150-200 kişiyi bile yuhlamaya değmez. Size canım Dadaşların, Nene Hatun’un torunu Erzurumluların selamını getirdim.
“PROVOKATÖRLER ARANIZDA DA OLABİLİR”
Bana taş atılmadı, millete, demokrasiye taş atıldı. Provokatörler aranızda da olabilir. Zor zamanlardayız. Sizi provoke etmeye kalkanlar olacak. Bir genç hanımefendinin yazdığını okuyayım: Onlar taş atsın, biz gülle cevap vereceğiz; herkes kendine yakışanı yapar.
İyilik kazanacak. Erzurum Valisi bize 5 bin polisle hiçbir sorun olmayacağı teminatını verdi. Havalimanından yola çıktık, giderken ne yazık ki emniyet tedbiri görmedik. Otobüsümüzde vatandaşlara seslenirken 150-200 kişi taş atmaya başladı. Sükunete davet ederek, emniyeti ve valiyi göreve davet ederek oradan ayrılmak zorunda kaldık. Türk bayraklarıyla milletimi selamlayan taş atan 150-200 kişinin Erzurumluyla zerre ilgisi yoktur.
Bu ortamı, bu meydanı taşlarken süreci seyreden emniyet güçlerine emri veren Emniyet Müdürü’dür, başka kimse olamaz. O gün orada yaşananlara karşı öfkeli konuşan bir belediye başkanı vardı. Ne Belediye başkanı, ne Vali, ne de Emniyet Müdürü, Erzurumluya yakışmayan davranışlarda bulunmuştur.
“KIŞKIRTICILAR BAĞIMSIZ MAHKEMELERDE YARGILANACAKLAR”
O güçleri kışkırtan makam ve mevki sahiplerini, o gençleri aldatan mevki ve makam sahipleri, 14 Mayıs’ta evine gidecek. Bunu niye yapıyorlar biliyor musunuz? Bir avuç insanın sömürdükleri memlekette kapıları kapatan millet geliyor. O yüzden çıldırıyorlar, çıldırmaya devam etsinler! Onların taşları bu memleketin insanına, huzuruna, hoşgörüsüne atılmıştır.
Kışkırtıcılar, önce sandıkta milletten alacakları o dersi alacaklar. Daha sonra bağımsız mahkemelerde yargılanacaklar. Bu işin sonunu bırakmayacağız.
“OYLARIMIZI BÖLDÜRMEYECEĞİZ”
Oylarımızı bölmeyeceğiz. Bu işi ikinci tura bırakmayacağız. Bu milletin kaybedeceği 1 günü bile yok. Bu çürümüş iktidar anlayışıyla mücadelemizi iktidara gelince vereceğiz
İstanbul’da bu kardeşiniz 806 bin oy farkla belediye başkanı seçildi. Avrupa’nın en büyük kenti. Ben başta cumhurbaşkanlığı olmak üzere bakanlıklar, kurumların kapısını defalarca çaldık. Seni de bu millet seçti beni de. Ben bu ülkenin cumhurbaşkanından randevu istemekten hiç yüksünmem. Kaç kez istedim, bana randevu vermedi. Ekrem’e mi randevu vermedi? Hayır, 16 milyon İstanbullu’ya vermedi. İşte bu denli partizanlaştırdıkları kamu kurumlarını, devlet büyüklerini ne yazık ki insanlarını düşünemez, konuşamaz, fikrini söylemeyez hale getirdiler. Bu ne kibirdir!