ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin’in büyük bir Boeing anlaşmasından geri çekildiğini duyurması, iki ülke arasındaki ticaret savaşında yeni bir gerilim dalgası yarattı. Trump, sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı açıklamada, Çin’in taahhüt edilen uçakları teslim almayacağını belirtti ve bu hamlenin ABD’li çiftçilere yönelik “acımasız” politikalarla bağlantılı olduğunu savundu. Bu gelişme, zaten yüksek seyreden ABD-Çin ticaret gerilimini daha da alevlendirirken, Boeing hisselerinde de sert düşüşlere yol açtı.
Çin’in bu kararının, ABD’nin uyguladığı yüksek gümrük tarifelerine misilleme olarak geldiği düşünülüyor. İki ülke arasındaki tarife restleşmesi, küresel ticarette belirsizlikleri artırırken, özellikle havacılık ve teknoloji sektörlerinde yankı uyandırıyor. Bu haber, hem ekonomik hem de siyasi boyutlarıyla, uluslararası piyasalarda geniş bir tartışma başlatmış durumda.
Çin’in Boeing Kararı ve Ticaret Savaşının Gölgesi
Çin’in Boeing anlaşmasından çekilmesi, ABD ile arasındaki ticaret savaşının yeni bir cephesi olarak değerlendiriliyor. Trump, Truth Social hesabından yaptığı paylaşımda, Çin’in bu kararını, ülkedeki hava yolu şirketlerine Boeing jetlerinin alınmaması talimatı vermesiyle ilişkilendirdi. Bu hamle, Çin’in ABD’ye karşı ekonomik misilleme politikalarını sertleştirdiğini gösteriyor. Daha önce, iki ülke arasında artan gümrük tarifeleri, küresel tedarik zincirlerinde ciddi aksamalara neden olmuştu.
Boeing, Çin’in havacılık sektöründe önemli bir tedarikçi konumundayken, bu kararın şirket üzerindeki etkisi anında hissedildi. Boeing hisseleri, haberin ardından yüzde 2,36 değer kaybetti, bu da piyasaların karara verdiği hızlı tepkinin bir göstergesi. Analistler, Çin’in bu adımının, ABD’nin tarife politikalarına doğrudan bir yanıt olduğunu ve ticaret savaşının havacılık sektörüne sıçradığını belirtiyor.
ABD-Çin Tarife Restleşmesi: Gerilim Tırmanıyor
ABD ile Çin arasındaki tarife gerilimi, son yıllarda iki ülke ilişkilerinin temel dinamiklerinden biri haline geldi. ABD, Çin’den ithal edilen ürünlere uyguladığı gümrük tarifesini yüzde 145’e çıkarırken, Çin de misilleme olarak ABD ürünlerine yüzde 125’e varan tarifeler getirdi. Washington, diğer ülkelere uyguladığı tarifelerde 90 günlük erteleme kararı alırken, Çin’e yönelik tarifeleri derhal yürürlüğe soktu. Bu durum, Çin’in ekonomik tepkilerini daha agresif bir şekilde ortaya koymasına yol açtı.
Trump, bazı teknoloji ürünlerini ek vergilerden muaf tutsa da, bu istisnalar ticaret savaşının genel seyrini değiştirmeye yetmedi. Akıllı telefonlar, dizüstü bilgisayarlar ve bilgisayar işlemcileri gibi ürünlerin muaf tutulması, ABD iç piyasasını rahatlatmayı amaçlasa da, Çin’in Boeing gibi stratejik sektörlerdeki hamleleri, gerilimin boyutlarını genişletiyor.
Küresel Piyasalara Etkiler ve Gelecek Senaryoları
Çin’in Boeing anlaşmasından çekilmesi, yalnızca ABD-Çin ilişkilerini değil, küresel havacılık ve ticaret piyasalarını da etkiliyor. Boeing’in Çin pazarındaki kaybı, şirketin uzun vadeli gelir beklentilerini olumsuz yönde etkileyebilir. Aynı zamanda, Çin’in alternatif uçak üreticilerine yönelmesi, Avrupa merkezli Airbus gibi rakipler için yeni fırsatlar yaratabilir. Ancak, bu durumun küresel tedarik zincirlerinde yeni bir rekabet dalgası başlatması da olası.
Trump’ın açıklamasında vurguladığı ABD’li çiftçilere yönelik Çin politikaları, ticaret savaşının tarım sektörüne de sıçradığını gösteriyor. Çin’in ABD’den tarım ürünü ithalatını azaltması, Amerikan çiftçileri üzerinde ekonomik baskı oluştururken, bu durumun siyasi yansımaları da yakından takip ediliyor. Uzmanlar, iki ülke arasındaki gerilimin 2025 boyunca devam edeceğini ve küresel piyasalarda belirsizliklerin artacağını öngörüyor.
Bu gelişmeler, ABD-Çin ticaret savaşının yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda siyasi ve stratejik bir mücadele olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Önümüzdeki dönemde, her iki ülkenin atacağı adımlar, küresel ekonomi üzerindeki etkilerini daha net bir şekilde ortaya koyacak.