Chelsea, 14 Temmuz’da New Jersey’deki MetLife Stadyumu’nda oynanan 2025 FIFA Kulüpler Dünya Kupası finalinde Paris Saint-Germain’i (PSG) 3-0’lık çarpıcı bir skorla mağlup ederek tarih yazdı. İngiliz yıldız Cole Palmer’ın iki gol ve bir asistle damga vurduğu maç, Chelsea’yi yeni 32 takımlı formatın ilk şampiyonu yaptı. Teknik direktör Enzo Maresca’nın taktik dehası ve genç kadronun enerjisi, Avrupa’nın en formda takımı PSG’yi gölgede bıraktı. 81.118 seyircinin izlediği bu epik mücadele, hem saha içinde hem de dışında unutulmaz anlara sahne oldu. İşte Chelsea’nin zaferinin perde arkası.
Cole Palmer’ın yıldızlaştığı gece
23 yaşındaki İngiliz yıldız Cole Palmer, final maçında adeta şov yaptı. Maçın 22. dakikasında Malo Gusto’nun pasıyla buluşan Palmer, sol ayağıyla topu köşeye göndererek skoru 1-0 yaptı. 30. dakikada ise bir kontra atakta PSG savunmasını çökertip ikinci golünü attı. 43. dakikada yeni transfer João Pedro’ya yaptığı ince asistle skoru 3-0’a taşıdı. Palmer, bu performansıyla turnuvanın en değerli oyuncusu seçilerek Altın Top ödülünü kazandı. Son üç finalde (2024 Avrupa Şampiyonası, 2025 Konferans Ligi ve bu maç) toplam altı gole katkı sağlayan Palmer, büyük maçların oyuncusu olduğunu bir kez daha kanıtladı. Maç sonrası, “Maresca’nın planı mükemmeldi, boşlukları gördük ve kullandık,” diyerek takımın taktik başarısını övdü.
Maresca’nın taktik zaferi
Chelsea’nin teknik direktörü Enzo Maresca, finalde PSG’nin güçlü yönlerini etkisiz hale getiren bir stratejiyle alkış topladı. PSG’nin sol beki Nuno Mendes’in arkasındaki boşlukları hedef alan Maresca, Reece James’i orta sahada kullanarak rakibin presini kırdı. Chelsea, topa sahip olma oranında PSG’ye (yüzde 68’e karşı yüzde 32) geride kalsa da, hızlı kontrataklarla maçı domine etti. Kaleci Robert Sanchez’in Desire Doue ve Khvicha Kvaratskhelia’nın şutlarına karşı yaptığı kritik kurtarışlar, Chelsea’nin kalesini gole kapattı. Maresca, maç sonrası, “İlk 10 dakikada tempoyu biz belirledik, bu maçı kazandırdı,” dedi. Chelsea’nin turnuva boyunca Flamengo’ya karşı tek yenilgi aldığı grup aşamasından sonra Palmeiras ve Fluminense’yi elemesi, takımın yükselen formunu gösterdi.
Maç sonrası gerginlik ve tören tartışmaları
Maçın son anları ve kupa töreni, saha içi gerginliklerle gölgelendi. 86. dakikada PSG’li João Neves, Marc Cucurella’nın saçını çektiği için kırmızı kart görerek takımını 10 kişi bıraktı. Bitiş düdüğüyle birlikte PSG teknik direktörü Luis Enrique’nin João Pedro’yla yaşadığı tartışma ve kaleci Gianluigi Donnarumma’nın agresif tavırları kısa süreli bir arbedeye yol açtı. Enrique, “Oyuncuları ayırmaya çalıştım, durumun kötüleşmesini önledim,” dese de bu hareketler eleştiri topladı. Kupa töreninde ise ABD Başkanı Donald Trump’ın FIFA Başkanı Gianni Infantino ve Chelsea ortak sahibi Todd Boehly ile sahaya çıkması, bazı taraftarların yuhalamalarına neden oldu. Trump’ın kupa tesliminde uzun süre sahnede kalması, Chelsea kaptanı Reece James ve oyuncuları şaşırttı. Palmer, “Tören biraz tuhaftı ama kupayı almak her şeye değdi,” diyerek espri yaptı.
Chelsea’nin bu zaferi, kulübün 329 günlük planlamasının ve Maresca’nın genç kadroyla yakaladığı uyumun eseri. 2021’deki ilk Kulüpler Dünya Kupası zaferinden sonra ikinci kez bu unvanı alan Chelsea, yaklaşık 92 milyon sterlinlik ödülle de kasasını doldurdu. PSG ise Şampiyonlar Ligi, Ligue 1 ve Fransa Kupası’ndan sonra dördüncü kupayı kaçırdı. Turnuva, 2,5 milyon seyirciyle rekor kırsa da, sıcak hava ve saha zemini eleştirileriyle tartışma yarattı. Chelsea, şimdi üç haftalık tatilin ardından Premier Lig’e hazırlanırken, bu zafer, kulübün geleceğine dair umutları artırdı.
Yorumlar
Kalan Karakter: