İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart 2025 sabahı gözaltına alınmasına sert bir tepki göstererek, muhalefete cumhurbaşkanlığı seçimlerini boykot etme çağrısında bulundu. Partisinin grup toplantısında konuşan Dervişoğlu, operasyonu “sivil darbe” olarak nitelendirdi ve Recep Tayyip Erdoğan’ı anayasal düzeni ortadan kaldırmakla suçladı. İşte bu çarpıcı açıklamanın detayları ve operasyonun arka planı!
Dervişoğlu’nun Boykot Çağrısı
Müsavat Dervişoğlu, grup toplantısında İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını değerlendirirken, “Türkiye’de bugün itibariyle seçme ve seçilme hakkı, hürriyet, demokrasi, hukuk ve anayasal haklar askıya alınmıştır” dedi. Erdoğan’ın iktidarını korumak için her şeyi göze aldığını savunan Dervişoğlu, “Madem ki her şey cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Tayyip Erdoğan’ı o makamda tutmak için yapılıyor, o zaman muhalefetin sorumluluk üstlenmesi kaçınılmazdır” diyerek, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin boykot ve protesto edilmesi gerektiğini vurguladı. “Anayasayı tanımazlık devam ederse ve muhtemel rakiplerin tasfiyesi sürerse, yapılacak tek şey budur” sözleriyle, bu çağrısını netleştirdi.
Operasyon ve “Sivil Darbe” İddiası
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu ve 99 kişi hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “rüşvet”, “ihaleye fesat karıştırma” gibi suçlamalarla soruşturma başlattı. Ayrıca İmamoğlu ve altı kişi, “terör örgütüne yardım” iddiasıyla ayrı bir soruşturmaya tabi tutuldu. AA’ya göre, şu ana kadar 84 kişi gözaltına alındı. Dervişoğlu, bu operasyonu “tam manasıyla bir sivil darbe” olarak tanımladı ve “Recep Tayyip Erdoğan marifetiyle işlenen bir anayasal suç” olduğunu iddia etti. “Türkiye bir muz cumhuriyeti değildir” diyerek, bu adımın ülkenin huzurunu hedef aldığını ve milletin iradesini gasp ettiğini savundu.
Erdoğan’a Sert Eleştiriler
Dervişoğlu, Erdoğan’ı sert bir dille eleştirerek, “Sen gayrimeşruluğunu ilan ettiğin bu iktidarla değil yeni bir devlet kurmak, yeni bir anayasa yapmak, ancak Kral Nemrut kadar bir itibarla anılacaksın” dedi. “Cumhuriyet seçebilmektir, hürriyettir ama sen artık bununla yetinmiyorsun; siyaseti, muhalefeti, adayları belirlemeye kalkışıyorsun” diyerek, Erdoğan’ın milletin yetkilerini gasp ettiğini öne sürdü. “Bu zorbalığı cumhuriyetin şerefli savcılarına şikayet ediyorum” sözleriyle, yargıya da çağrıda bulundu.
Sonuçta, Müsavat Dervişoğlu’nun cumhurbaşkanlığı seçimlerini boykot çağrısı, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasına karşı muhalefetin sessiz kalmayacağının güçlü bir göstergesi oldu. Operasyonu “sivil darbe” olarak niteleyen Dervişoğlu, Erdoğan’ı anayasal suç işlemekle itham ederken, muhalefeti daha aktif bir direnişe davet etti. Bu çıkış, Türkiye siyasetinde yeni bir dönemin kapısını aralayabilir ve muhalefetin stratejisini kökten değiştirebilir. Gelişmeler, hem iç kamuoyunda hem de dünya basınında yakından izlenmeye devam ediyor.