Mardin’de yaşayan ve 20 yıllık kartonpiyer ile asma tavan ustalığı yapan 68 yaşındaki Mehmet Selim Gökçen, 15 yıldır yaptığı ‘ahşap dağlama’ sanatı ile tarihinde iz bırakan uygarlıkların kalıntılarını ahşaba işliyor. Mehmet Selim Gökçen, “Burada hüküm süren birçok uygarlık kalıntısı kaldı. Ben de bunu işleyerek bu kültürü tanıtıyorum” dedi.
Mardin mimarisinin taş ustası, heykeltıraş ve ressam olduğunu dile getiren Gökçen, “Resim işi, lise zamanında öğretmenimin kendi sınıf arkadaşlarına ders verebilme kabiliyetimi tespit etmesi ile başladı. . Bölgede benim dışımda bu yapan yok.Yüce Yaradan’ın bana verdiği beyinsel görevleri yerine getirmek için bu seviyeye geldi.
Bu sanatın literatüründeki adın dağlama sanatı olduğunu ifade eden Gökçen, “Literatürdeki adı dağlamadır. Osmanlı devleti bu sanata dağlama demiştir. Dağlama ahşabın üzerine yakma tekniğidir. Osmanlıdaki sanat anlayışı budur. resim yapıyorum. Yakmada ki tekniğim ile ahşabın üzerinde iz bırakıyorum” şeklinde konuştu.
İngiltere destekli bir projede yer aldığını dile getiren Gökçen, Mardin Müzesi tarafından müşahhas olmayan kültürel miras taşıyıcısı, yaşayan insan hazinesi olarak UNESCO nezdinde kayıt altına alındığını kaydederek, “Bu bölge benim dışımda yapan yok. İşlerimi bu şekilde devam ettiriyorum. , beynini boşalttığını ve perspektifini genişlettiğine çok inanan biri olarak vermeyi devam ettiriyorum. Mardin’i izah ederken camiler ve kiliseler şehri olarak izah ediyorum.10 santimlik bir magnete cami ve kiliseyi tarzında sanatçı bir kişiliğe bakar” kullandı.