Galatasaray ile başlayalım. Samsunspor karşısında alınan 3-2’lik galibiyet, skor olarak altın değerindeydi fakat oyun olarak sarı-kırmızılılar sınıfı geçemedi. Özellikle erken bulduğu iki gol sonrası temposuz, bağlantıları kopuk ve savunmada sık sık panikleyen bir Galatasaray vardı sahada. Buna rağmen Osimhen’in son dakikalarda attığı muazzam gol, yalnızca skoru değil haftanın havasını da değiştirdi. Fakat haftanın en çok konuşulan anı elbette son dakikalarda Samsunspor’a verilmeyen penaltı pozisyonu… Tartışmalar hâlâ bitmiş değil. Verilen karar yalnızca maçın kaderini değil, şampiyonluk yarışındaki tansiyonu da doğrudan etkiledi. Sarı-kırmızılılar iyi oynamadan kazanmayı başardı; bu bazen şampiyonluğun en keskin işaretidir, ama sürdürülebilir bir görüntü değildir.
Fenerbahçe ise bu hafta sadece iki puan değil, ritim kaybetti. 1-1’lik beraberlik hem oyun kalitesi hem de tempo açısından sarı-lacivertliler adına beklentilerin altındaydı. Tedesco’nun gelişi sonrası alıştığımız kompakt görüntü kayboldu, topu ileri taşımakta zorlanan, kanatları verimsiz kullanan bir Fenerbahçe izledik. Fenerbahçe, liderliği almak bir yana, artık Galatasaray’ın üç puan gerisine düşmüş durumda ve bu tablo psikolojik anlamda önemli bir kırılma yaratabilir. Derbi sonrası başlayan bu düşüşün devam edip etmeyeceğini önümüzdeki haftalar belirleyecek.
Trabzonspor’a ayrı bir parantez açmak lazım. Göztepe karşısında alınan 2-1’lik galibiyet, belki skor olarak çok şaşırtıcı değildi ama yarışın şekillenmesi açısından hayatiydi. Bu galibiyet onları ligde ikinci sıraya taşıdı ve zirve hattını resmen üçlü bir yarışa çevirdi. Artık yalnızca Galatasaray – Fenerbahçe değil, Trabzonspor da nefesi en sıcak biçimde ensede hissettiren bir rakip hâline geldi.
Sonuç olarak sevgili okurlar… Zirve hattında işler ciddiye bindi. Galatasaray kazanarak liderliği korudu ama oyun alarm veriyor. Fenerbahçe ritim kaybetti ve artık hata kredisi azalıyor. Trabzonspor ise istikrarlı yükselişiyle yarışa başka bir renk getirdi.
Bu hafta bize bir kez daha hatırlattı:
Süper Lig’de şampiyonluk yalnızca iyi futbol değil, doğru anlarda dayanıklılık, sabır ve psikolojik güç gerektirir.
Haftaya yine birlikte olacağız; zirvenin bu ateşi bakalım kimi yakacak, kimi ısıtacak?
Yorumlar
Kalan Karakter: