“Terör örgütü propagandası yapmak” ve “terör örgütüne üye olmak” suçlamalarıyla yargılanan Fırat Epözdemir, 29 Mayıs’ta İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada yurt dışı yasağıyla adli kontrol şartıyla tahliye edildi. 15 yıla kadar hapis istenen dava, 9 Eylül’e ertelendi.
Duruşmaya İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Özden Kaboğlu, Türkiye Barolar Birliği yöneticileri, CHP milletvekilleri Türkan Elçi ve Sezgin Tanrıkulu, DEM Parti MYK üyesi Musa Piroğlu, İHDAS Eş Genel Başkanı Eren Keskin, Uluslararası Af Örgütü temsilcisi Milena Buyum ve Avrupa barolarından avukatlar destek için katıldı. Epözdemir, savunmasında suçlamaların hukuki değil siyasi olduğunu ve İstanbul Barosu’na yönelik bir operasyonun parçası olduğunu belirtti. Fırat Epözdemir kimdir sorusu, bu tahliyeyle yeniden gündeme geldi. İşte Epözdemir’in tahliye süreci ve detaylar.
Fırat Epözdemir kimdir: Avukatlık kariyeri
Fırat Epözdemir, İstanbul Barosu’nda yönetim kurulu üyesi ve deneyimli bir avukat. İstanbul’da doğan Epözdemir, insan hakları hukukuyla 15 yaşından beri ilgileniyor. 2011’den itibaren Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi ve HDP’nin 2014’te Bağcılar eş başkan adayı oldu. İstanbul Barosu’nun 20 Ekim 2024 seçimlerinde “Değişim İçin Avukatlar” listesiyle yönetim kuruluna seçildi. Epözdemir, Kürt kimliğini açıkça ifade etmesiyle biliniyor ve bu durumun suçlamalarda hedef haline getirildiğini savunuyor. 21 Aralık 2024’te İstanbul Barosu’nun Suriye’deki gazeteci ölümleriyle ilgili açıklaması sonrası başlatılan soruşturma, onun tutuklanma sürecini tetikledi. Epözdemir, insan hakları savunuculuğunu dayısı Avukat Şevket Epözdemir’in 1993’teki faili meçhul cinayetinden ilham alarak sürdürüyor.
Tahliye süreci ve savunması
Epözdemir, 29 Mayıs’taki duruşmada suçlamaların “basit” ve siyasi olduğunu belirtti. İddianamedeki “Diren Cizre” WhatsApp grubu ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) bağlantısı suçlamalarını reddetti. “Grupta tek bir illegal mesaj yok, Cizre’ye Diyarbakır Barosu’nun çağrısıyla gittik” dedi ve HDK’nin yasal bir oluşum olduğunu vurguladı. KHK ile ihraç edilen abisiyle telefon görüşmesinin suç sayılmasına tepki gösteren Epözdemir, “Ne savunma yaparsam yapayım tutuklanacaktım” dedi. Savcılık, delillerin ağırlığını gerekçe göstererek tutukluluğun devamını istedi, ancak mahkeme yurt dışı yasağıyla tahliye kararı verdi. Duruşmada Kaboğlu, Epözdemir’in 4 aydır keyfi şekilde özgürlüğünden mahrum olduğunu ve baro çalışmalarının aksadığını ifade etti.
İstanbul Barosu davası ve destek
Epözdemir’in davası, İstanbul Barosu yönetimine yönelik daha geniş bir soruşturmanın parçası. 21 Aralık 2024’te baro yönetiminin Suriye’deki gazeteci ölümleriyle ilgili açıklaması, “terör propagandası” ve “yanıltıcı bilgi yayma” suçlamalarına yol açtı. Kaboğlu ve 10 yönetim kurulu üyesi hakkında görevden alma davası açıldı; bu dava 9-10 Eylül’e ertelendi. Epözdemir, 28 Mayıs’taki baro davasında da savunma yaptı. Tahliye duruşmasına Türkiye Barolar Birliği, 31 il barosu, CHP ve DEM Parti temsilcileri, uluslararası hukuk örgütleri ve yüzlerce avukat destek verdi. İstanbul Barosu, sosyal medyada “Savunma susmadı, susmayacak” mesajıyla dayanışmayı vurguladı. Epözdemir, tahliye sonrası insan hakları mücadelesine devam edeceğini söyledi.
Fırat Epözdemir’in tahliyesi, İstanbul Barosu’na yönelik soruşturmaların yarattığı tartışmaları yeniden alevlendirdi. Yurt dışı yasağıyla serbest bırakılan Epözdemir’in davası, 9 Eylül’deki duruşmayla devam edecek. Baro yönetiminin yargılandığı dava ise hukuki ve siyasi gerilimi artırıyor. Epözdemir’in insan hakları savunuculuğu ve baro çalışmaları, kamuoyunda destek bulmaya devam ediyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: