İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı aday adayı Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diplomasıyla ilgili tartışmalar, gündemi sarsmaya devam ediyor. İstanbul Üniversitesi’nden 1994 yılında İngilizce İşletme Bölümü diploması alan İmamoğlu’nun, bu diplomayı Girne Amerikan Üniversitesi’nden (GAÜ) İstanbul Üniversitesi’ne yaptığı yatay geçişle aldığı biliniyor. Ancak bu süreçte usulsüzlük iddiaları ortaya atılmış ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “resmi belgede sahtecilik” suçlamasıyla soruşturma başlatılmıştı. Şimdi ise İmamoğlu’nun üniversite yönetimini tehdit ettiği öne sürülüyor. Peki, bu iddialar ne anlama geliyor? İşte detaylar!
Ekrem İmamoğlu’nun Diploma Soruşturması Nedir?
Ekrem İmamoğlu’nun diplomasıyla ilgili tartışma, 2019 yerel seçimlerinden sonra ilk kez gündeme geldi, ancak 2025’te YÖK’ün raporuyla yeniden alevlendi. YÖK, İmamoğlu’nun 1990’da GAÜ’den İstanbul Üniversitesi’ne yatay geçiş yaptığı dönemde, GAÜ’nün YÖK tarafından tanınmadığını ve geçişin usulsüz olduğunu belirtti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, bu rapora dayanarak soruşturma başlattı ve İmamoğlu 5 Mart 2025’te ifade verdi. Soruşturma kapsamında İstanbul Üniversitesi’nden İmamoğlu’nun öğrenim belgeleri ve yatay geçiş işlemlerinin detayları istendi. Gazeteci Nedim Şener’in iddiasına göre, üniversite yönetimi bu belgeleri savcılığa gönderdi, ancak bir rapor sunmadı ve “Bu bizim sorumluluğumuz değil” görüşünü bildirdi.
İmamoğlu’dan Üniversite Yönetimine Tehdit İddiası
Nedim Şener, tvnet’teki bir programda, İmamoğlu’nun İstanbul Üniversitesi yönetimini tehdit ettiğini öne sürdü. Şener’e göre İmamoğlu, üniversiteye “Bu diplomayı iptal ederseniz, utancını bir ömür boyu yaşarsınız; ama etmezseniz şeref madalyası taşırsınız” mesajı verdi. Şener, bu sözlerin İmamoğlu’nun seçim kampanyasında diploma konusunu gündeme getirirken sarf edildiğini ve üniversite yönetimine baskı yapmayı amaçladığını iddia etti. Ayrıca Şener, İmamoğlu’nun “yargıda ve akademide adamları olduğunu” söyleyerek, onun bir “proje” olduğunu savundu. Ancak İmamoğlu’nun avukatları, bu tür iddiaların siyasi bir kumpas olduğunu ve yatay geçişin dönemin mevzuatına uygun gerçekleştiğini belgelerle savunuyor.
Girne Amerikan Üniversitesi Kurucusu Özalp Tozan’ın İfadesi
Soruşturma kapsamında flaş bir gelişme de yaşandı. CHP İstanbul Milletvekili Turan Taşkın Özer’in Sözcü TV’de açıkladığına göre, GAÜ’nün kurucularından Özalp Tozan, 18 Mart 2025’te savcılık tarafından “şüpheli” sıfatıyla ifadeye çağrıldı. Tozan, İmamoğlu’nun yatay geçiş yaptığı dönemde üniversitenin yöneticilerinden biriydi. Özer, bu adımın üniversite yönetimi üzerindeki baskıyı artırdığını ve savcılığın talimatının bir gazetecinin yazısından saatler sonra geldiğini belirterek, sürecin siyasi bir yönü olabileceğini ima etti. Tozan ise ifadesinde, İmamoğlu’na torpil yapılmadığını ve işlemlerin etik çerçevede yürüdüğünü savundu.
Kısacası, Ekrem İmamoğlu’nun diploma soruşturması, hem hukuki hem de siyasi bir boyut kazandı. Tehdit iddiaları ve Özalp Tozan’ın ifadeye çağrılması, tartışmayı daha da hararetli hale getirdi. İmamoğlu’nun avukatları süreci “hukuksuz bir kumpas” olarak nitelendirirken, karşı taraf usulsüzlük iddialarında ısrarcı. Bu mesele, 23 Mart’taki CHP ön seçimi öncesi İmamoğlu’nun adaylığını etkileyebilecek mi, zaman gösterecek.