ChatGPT’nin Ghibli tarzı yapay zeka görselleri sosyal medyada viral oldu. Ancak bu trend, etik, telif hakkı ve sanat anlayışı açısından ciddi soruları da beraberinde getiriyor.
Yapay zekayla üretilen Ghibli tarzı görseller viral oldu
ChatGPT’nin yeni görsel üretim özelliğiyle kullanıcılar, Ghibli tarzı görseller oluşturarak sosyal medyada paylaşıyor. Studio Ghibli’nin estetik dünyasını taklit eden bu yapay zeka görselleri kısa sürede viral hale geldi. Ancak bu durum, sanatçı hakları ve telif konusu üzerinde ciddi bir tartışmayı da beraberinde getirdi.
Miyazaki’den geçmişte sert tepki: Tiksinti verici
Ghibli’nin kurucusu ve efsanevi yönetmeni Hayao Miyazaki, yapay zeka ile sanat üretimine uzun süredir karşı çıkan isimler arasında yer alıyor. 2016 yılında yaptığı açıklamada, yapay zeka tarafından oluşturulan animasyonları “tamamen tiksinti verici” olarak nitelemişti. Miyazaki, bu tür teknolojilerin “yaşamın kendisine bir hakaret” olduğunu savunmuştu.
Miyazaki’nin bu sözleri, bugün yaşanan tartışmalarda yeniden gündeme geldi. Birçok sanatçı ve dijital hak savunucusu, Ghibli’nin tarzının yapay zeka yoluyla yeniden üretilmesini “saygısızlık” olarak değerlendiriyor.
Telif hakkı ve stil taklidi: Hukuki boşluklar
Yapay zekâ araçları doğrudan bir karakter veya sahneyi kopyalamasa bile, bir sanatçının stilini taklit ederek yeni içerikler oluşturabiliyor. Bu durum, telif hakkı yasalarının henüz net bir çerçeve sunmadığı gri bir alanda yer alıyor.
OpenAI, bu konuya karşı bazı önlemler aldığını belirtse de, yaşayan sanatçıların tarzında görsel üretilmesini engellemek yerine sadece “belirli” kişileri koruma altına almış durumda. Stüdyo, genel sanat tarzlarının kullanımını ise hâlâ büyük ölçüde serbest bırakıyor.

Sanatçılar tepkili, kullanıcılar heyecanlı
Birçok sanatçı bu durumu estetik hak ihlali olarak değerlendirirken, bazıları da yapay zekayı bir “araç” olarak görerek yaratıcı sürecin parçası hâline getiriyor. Ancak Ghibli gibi güçlü bir görsel dili olan bir stüdyonun estetiğinin algoritmalar tarafından yeniden üretilmesi, “sanatçı emeğine saygısızlık” şeklinde yorumlanıyor.
Öte yandan, sosyal medyada bu tarzda oluşturulan görsellerin paylaşıldığı “AI Ghibli” etiketi milyonlarca kullanıcıya ulaşmış durumda. Özellikle nostaljik öğeleri seven genç kitleler, bu görsellerin büyüsüne kapılmış görünüyor.
Bu bir ilham mı, ihlal mi?
Günümüzde yapay zekanın sınırları hem teknolojik hem hukuki anlamda her geçen gün daha fazla tartışma yaratıyor. Studio Ghibli gibi ikonik sanat tarzlarının izinsiz biçimde çoğaltılması, gelecekte daha büyük telif davalarının da habercisi olabilir.
Sanat dünyası ile yapay zeka teknolojilerinin giderek daha fazla kesiştiği bu dönemde, “ne kadar ilham alabiliriz ve nerede durmalıyız?” sorusu giderek daha merkezi hâle geliyor.

Yeni teknoloji, eski tartışmalar
ChatGPT’nin Ghibli tarzı görüntüleri hem hayranlık hem de huzursuzluk uyandırdı. Teknoloji ilerledikçe, sanatın, telif haklarının ve etik çizgilerin nerede başlayıp nerede bittiği daha da bulanıklaşıyor. Bu süreçte, hem sanatçıların haklarını koruyan hem de teknolojik ilerlemeyi destekleyen dengeli çözümler bulunması gerekiyor.